HELE BAKIN SU FELEGIN NAZINA
ZEHIRLER AKITTI EMEK TUZUNA
NASIL GUVENEYIM HAIN SOZUNE
VURDU KOLLARIMI KIRDI NEYLEYIM.

Ipek Bayrak..

Kac mevsim ettin; kac omur sigdi bu cana?
daha gun dogmadan
dogdu sayilmaz.
yorgun duslerin yolcusuyum
gor bak hele ne haldeyim,

kirgin kalmis kanatlarin
cirpinisinda
hayallerim,
yanlizlik yolcusuyum kendimle
bin kez dogmuslugumun ardinda.

daglarin firtinasina yeniktir
her hayat,
usur gonul dagi
sensizlige acilan kapidan,
gel gor ne haldeyim
bilirmisin ki !
sen olmadan ben olurmuyum
hiclikler diyarinda
kal benimle
kalan son omrumle.

Ipek Bayrak.

Gun tukendi gun icinde ne fayda
Akti ilgit ilgit selinen simdi
Vayreledim kendim ile varimi
Duruldum yogruldum ask ile simdi.

Ipek Bayrak..

Kalem yorgun
yazma arzuhalimi,
kac misralik hayatir
sigindi yuregime,
her yolculuk bir mevsim
gidenle gelmeyen,
kar borandir yurege yuk olan,
yagar dosume
sel yagmur, iste anliktir her hayat.
gel gor ne haldeyim
sevdam yarali, bir kus kanadinadir
bunca yuk.

Ipek Bayrak..

BENİ PARÇALAYİP PAY EYLEDİLER
VARLIĞIM ÜSTÜNE KÜL EYLEDİLER
AKLI BENDE ALIP ZAY EYLEDİLER
AYRILIĞA SOFRA KURDULAR ŞİMDİ.

İpek Bayrak..

GÜVENMEYİN VARINIZA
TUFAN DÜŞER DARINIZA
FELEK BİRGÜN YOLUNUZA
RÜZGAR GİBİ ESER GEÇER.

İpek Bayrak...

NEWROZ PİROZ Bİ.

Yıllarca Halkın Kanını emen taş üstünde taş bırakmayan işgalcı zihniyettin son bulması, barışın sağlıklı bir biçimde hakim olmasını diliyor ve umuyorum.!
Zor olan barışın dilidir ve bizler toplum olarak bu dili kullanmış olsakta, sistemin, yani devletin dili hiç bir zaman barışa uygun bir dil olmamıştır.

Şiddetin en yaygın acımasızlığını yaşayan bir ülkede demokratik, çözümleri ve yeni anayasada tüm halkları kucaklayacak bir gelişme olamazsa, arzanın yada gelişecek sorunların, ilerki sürede daha büyük problemelere yol açacaktır..
Siiyasi çözümde önce, demokratik çözüm, yeni anayasadan oluşacak haklar ve kalıcı kılınması gereken özgürlüklerdir.

İçi boş yeni bir anayasa yapılırsa, bir kırılma noktası daha gerçekleşir ve ülkede yaşanacak süreci çözümsüz hale getirebilir.
Bu konuda baş efendiye ve iktidarına ne denli güven duyulur bunca, yaşanan tecrübelerde çok iyi bilmekteyiz.
Asıl yarında sonrası çok önemlidir.
Bu yeni anayasada, Kürtlerin, Alevilerin, Ermenilerin, Süryanilerin, Yahudilerin, Ezidilerin, Rumların, İşçi haklarının gelişmesi, Sendikaların üzerindeki baskıların kalkması, Öğreci haklarının ve siyasi örgütlemelerinin önü açılması, 12 Eylül faşist darbenin tüm kalıntılarını ortada kaldırılması, Seçim yasasının tümüyle düzeltilmesi, Ekonomik siyasal ve sosyal alt yapının güçlenmesi Ceza evlerinde olan binlerce esirin serbest bırakılması, boşaltılan köylerin yeniden halka sunulması, doğayi ve bizlere hayat veren suların korunması vs. bunlar sağlanmadıkça, yüzeysel çözümlerden öte bir şey olmaz!

Tüm iyi niyetimizle barışın egemen olmasını, halkların kardeşçe özgürlükler içinde bir bayram yaşaması dileğiyle, Newroz'un kalıcı bir bayram olmasını tehmeni eder, saygılarımı sunarım.

İpek Bayrak...

MART AYINA BAKIN DERT AYI OLDU
SOĞUKTA GÜLLERİM SARARIP SOLDU
BUNDAN ÖTE GAYRİ BİLİNMEZ OLDU
YENİDEN KAR BORAN KIŞIYLA GELDİ.

İpek Bayrak...

İNANMAYİN ŞU İBLİSİN SÖZÜNE
MİL ÇEKMEYİN KENDİ ELA GÖZÜNE
ELİNİ KOY VİCDANINA ÖZÜNE
SENİ SENDEN GAYRİ KURTARAN OLMAZ.

İpek Bayrak....

ÇANAKKALE GEÇİLMEZLERİN HİKAYESİ.!

Emperyal güçlerin, işgal altında gelişen bir savaşın ortasında can veren nice insanın can alıcı hikayesidir çanakkale.!
Laz, kürt, türk, çerkez, alevi, süni, ermen, yahudi vs ayrımların ayırmadığı nice canın feda edilmesine yol açmış bir diyarın adıdır.
Faşistlerin kullanmış olduğu tekçi zihniyetle çanakkale geçilmedi.! Bunca aynalı çarşıların ağıtlarına düşen bir halkın kurtuluş kahramanlığın bir destaniydi. Birlik beraberlik mantığıyla slogan atanlar, bu toplumsal birliği bozanlardır.. Halen tek bayrak, tek millet ve te vatan üzerinde siyasetlerini yürütenler, çanakkaleye bir şey kazandırmaz..

Kimisinin künyesi bile belli olmazken, kimisi Mehmet ve Ahmed'in kara bahtına yazılmış bir acının binlerce öyküsüdür..
Bugün bile osmanlı'ya ecdadımdır diye sarılan zihniyetin, çanakkale de şehit olan bunca mazlum askerlerin, ecdat olarak anılmaması bir başka öyküdür belki.!

Çünkü çanakkale de halkın evlatları savaşiyordu ve ecdatlarının satmiş olduğu ülkenin kara parçalarını kurtarmak amacıyla vermiş oldukları mücaddelenin başka bir olgusudur.. Dünyanın her yerinde gelip kanda boğulan bir mazlumların ölüm destaniydi çanakkale..

Şavaşların kazanımları yoktur, kaybeden bunca halkların çocukları ve geride kalan göz yaşlarının hikayeleri vardır sadece!
Hepsi emperyalist güçlerin göç kurbanlarıdırlar.

Yer yüzünde yapılan tüm savaşlar haksız yere yapılmış cinayetlerdir.. Her ülke kendi evlatlarında vaz geçme biçimidir..
Zenginlerin, silah tücarlarının, para hırsıyla gözleri dönmüş şirket ve devletlerin, zehiridir savaşlar..
Tüm yaşamını yitiren insanların anısına saygıyla eğiliyor ve selamliyorum mazlum halkları..!

İpek Bayrak...

ÇOK HAYALLAR KURDUM KENDİMLE NİCE
OKUDUM HAYATTI SANKİ BİLMECE
DOST YARAMA DEYDİ İNCEDEN İNCE
DOKUDU DESENLE RENGİYLE BENİ.

İpek Bayrak...

NEVRUZ ATEŞİYLE YANDI BU KÜLÜM
ZALİME VEREMEM ELİMLE KOLUM
ÖZGÜRLÜKLER İÇİN VERDİM BEN ÖLÜM
HAYKIRDIM SESİMLE SESİNE GELDİM.

İpek Bayrak...

Tüm halkların nevruzunu kutlar, dünyada ve ülkemizden barışın gelmesini dilerim.. Saygılarımla..

Kan kurumuştu halepçe de
elmayla kokardı ölüm,
kaç nesil yok oldu
yokluğun içinde
bilinmez,
mazlumların göz yaşlarıydı
ağlayan halepçe de.!

yıkıntılar virandı insan yüreğinde
suskundu dağlar
kan ağlar fıratın suyu
kendi sesizliğinde.

güneşin yası karanlıktı
o gün,
gölgelerin içinde.

bulutlar kedere büründü
zulmün sesizliğinde,
renkleri yoktu ölümün
ölümden gayrı.

her yer halepçeydi
yok olan nesillerle,
kerbelaya düşen göz yaşıyla..

İpek Bayrak....

GÖNÜL NE ÇALARSIN AŞK KAPISINI
UMANI DEYADIR SELİNE DÜŞTÜM
BAĞIRIP ÇAĞIRMAK SANA YAKIŞMAZ
HER DEM EFKARI'NIN ZARINA DÜŞTÜM.

İpek Bayrak....

DOST İLE OTURUP DERT EŞELERİM
BAHARSIZ ÇİÇEKSİZ BEN BİR GÜLŞENİM
AĞLASAMDA GÜLEN BİR GÖNÜL ŞENİM
GİRDİĞİM HER YERDE DUYSUNLAR BENİ.

İpek Bayrak....

Aşk dediğin nedir ki
yoktur tarifi kendinden başka.

nasıl anlatılır bilinmez
anlatan tek şey
aşkın kendisidir .

Leyla'nın, mecnu'le,
kerem'in, aslı'yla
yangınla boğuşan yüreklerin
tek küle dönüşmesidir belki.!
illahi kurdret varsa
her nesnde,
aşktır kendi içinde
dönen,
evren gibi
tarifsizdirdir eylemi
her can için.

belki sevginin dilidir
belki evrenin gizemi
ne fark ederki
kapıyı çalıp içeri giren
o kensidir
sanki.!

gönül penceresi salt ona
açık,
kapanmaz kapılar
nefesiz bırakır
külliyatını.

İpek Bayrak..

12 MART, GAZİ OLAYLARIN ANISINA.!

Kan kokuyor topraklar
hava ağır mı ağır,
isyanlarımın sesidir her yerde
bağıran öfkenin seli
sen nerdesin hey halk,
bilinmezliklerim vardı seninle
bilenlerin çığlığında.

şehirlerin suskunluğuna karanlık çökmüş
ölülerin üstüne,
tüm masallar yarıda kalmış
kendi içinde.

hayat ne zormuş
yürümekte olan her şeyle,
dönsün dünya
hergün başka bir kederle.

mazgatlar toplansın 12 mart
gaziden düşen
yaprakların son karesinde.

ama yoktu sonlar
başladıkları yerde kan revandı
topraklar
mahalle aralarında.

hangi öfkenin kurbanlarıydı
savrulan bunca hayatlar?
bir bilinmezlikti şehirlerin
göbeğinde çatlayan haykırışlar.

her bir bedellin ağır dilidir öfkemiz
sen ve ben zulmün çarkıları arasında
kaybolan anaların
yüreğindeki ağıtların göz yaşlarıydı!
kan kokuyor topraklar
ağlar her yerde!

İpek Bayrak...

Gazi olayların anısına yazılmış bir şiir..faşizmin, zorbalığın, kan emen soysuzları kınıyor ve lanetliyorum.
Şehitlerin önünde saygılarımla eğilir ve sevgiyle selamliyorum..Işıkların içinde rahat uyusunlar ve hiç bir zaman unutulmayacaklardır..

Bugün kaç suçun kurbanı var
şehirlerin orta yerinde!
bir bilinmezliktir
bilmenin esrarını çözmeye.

belki kırılgandır insan kanadı
kanadıkça,
sis çöker yürek döşüne
yaralıdır her can kafese sığmaz,
mağdurdur göz yaşları
dökülür avuçlarımıza.

kim bilir kaç suç işlenir
şehirlerin orta yerine.!

her dert kanburdur
kalkmaz omuzunda
biraz yoksulluk vurur
biraz zulmün kılıcı
değer kanlı yel gibi,
daha doğmadan doğmuş bebelerin
kaderine yazılmıştır
bu ferman.!

kimbilir kaç suç işlenir
şehirlerin orta yerinde.!

İpek Bayrak...

Bedenimi saran tende bir gömlek,
içinde benmiydim
bende kalan son parçam!
kifayetsiz kalır bu dil
seni anlatamaz seninle her dem.

perdeden gizliydi bu can,
içinde can taşır canana yazık.

dört iklim yedi bucak bir köşe,
her şehirin anlatımında vardır bir yürek.

hayyam'ın, şarabı kadar keskin
iklimler doğar nefesimde
bazen suskun ve kederli
yanlızlaşan gündüz ve geceden.

anlamsızdır tüm şehirler benimle.

açılmaz kapıların ardı karanlık
güneş kadar keskindir
ışıkların son perdesi
yaşanan bir ömürle.

ya varsın kendinle
ya da yoksun hiç bir şeyle;
şehirlerin kilidine takılan her can
kadar kederli bu yürek..

İpek Bayrak....

Hergün bir annenin ölümüydü kadın,
ağlayan
kırılgan kanatları
üşüyen yüreğiyle.

biraz daha kanardı
kalbi,
sesiz hıçkırıkların gölgesinde
Hergün bir annenin ölümüydü
kadın.

çocuklara sığınan gölgeleri
anıların bitmesiydi
her ölüm.!
bir kadın bir çiçekti
koparılan dalında
boynu bükük.

kaç erkeğin hışmı var
gölgeyle yürüyen ardında!

özgürlüğüne hançer değmiş
korkuları zindan
yaşamı zincire bağlanmış
hayvan misalli,

kaç can gidecekti
kötülüğün
kara zulmüne?

bir bilinmezlikti mezarı
toprak bile acıdı
kendi heybetinde
bir anne daha öldü
bahtısız törelerin
kara bahtında.

Hergün bir annenin ölümüydü kadın.

İpek Bayrak...

KAÇ MASALLIK ÖMRÜM KALDI SENİNLE
TÜKENDİM KENDİMLE BİLMEM NEDENDİR
HEYBEMDE DÖKÜLÜR BUNCA KELİME
TOPLAMAYA VAKİT BULMAM NEDENDİR.

İpek Bayrak....

NİÇİN DÖNDÜN BENDE YÜZÜ DÖNESİ
SENDE VARIP BİR SELAMINI EYLE
BOYNUMA DERTLERİN KALESİ BİNDİ
YIKILASI ZULMÜN ÇARKLARI NEYLER.

İpek Bayrak...

KENDİ HAYATINI YARATAN KİŞİ.!

Bazen, kendi hayatlarımız kendimize ait değilmiş gibi yaşarız ve yabancı oluruz.. Bazende hayatlarımızı kuşatan yaşanmışlıklarımızla yeniden doğuş gibi bakarız hayatta!.
İşte Müslüm Gürses, yoksulluk ve acının içinde doğarak büyümeyi başarmış ve bunca acıyla yoğrulmuş olarak yüreğine yer etmiştir..

Büyük bir kesime hitabeden ve yarasını kalbiyle görüp yaşayan, mutluluğu kendisiyle salt değil, her insanın mutlu olmasını söyleyen acılı bir insandı. Kendi tarzında, kendini başarmış bir yolda yürümüştür..

Alt sınıftan üst sınıfa geçiş elbette kolay olmamıştır. Ama bunu belli bir kıvama getirmek ve müziği nasıl olursa, olsun bir geçiş sürecini yaratmayi başarmıştır..

Babalık unvanı belki bunun içindi ve egolarını öldüren,bazen türkü formlarında ve bazende arabesk müziğin yorumsal olarak, topluma sunmayi başarmıştır Benim yaptığım bir eseride yıllar önce okumuştu.

Ona, uğurunun açık olmasını diler sevgi ve saygılarımla anarken, ışıkların içinde uyusun isterim..

İpek Bayrak..

DAHA NE DİYEYİM BUNCA OLANA
GARİP HALDEN HALE GİRDİM NE ÇARE
SEFİL OLDUM GEZDİM BUNCA AVARE
DİYARİ GURBETİN SELİNE DÜŞTÜM.

İpek Bayrak...

Göçebedir her ömür
can heybesinde
taşınır
süvari olan yolculuğumuzda.

ne taşırsak o kadardır
yükümüz,
düşlerimizden kalan
hikayemizle.

tan yeli değmesin
sevdiğim,
kar borana bakar penceren,
sesizliğin
diline yansımaz
hecelerin suskunken
konuşmaz bir daha
ne fayda.!

can teni ayrılır
düşer toprağın kucağına
ağıtlara tanık olur
her nesnede.

belki o zaman biter
göcebe hayatlar
son durağında..!

İpek Bayrak....

Gözü kara yüzü ak genç
kız ve oğlanlarım vardı,
memleketin her bir yanında.
utanç duvarlarına karşı can siperdiler
hepisi.
yenilmez bakışlarında korkardı
cellatlar,
hepsi birer birer terk ettiler
hanemizi.
ceylanlar kadar ürkek ve çeviktiler
her birisi
bunlar benim memleketimin çocuklarıydı.

korkarım bir daha gelmezler
deniz, mahir, hüseyin, yusuf, ibrahim'in
bıraktıkları yerlere.!
Her devrenin kendisidir
tutukları yol ve yaşadıkları hayatlarda.

kimi kan revandı atlarına binip gittiler
kimi yanlız kaldı çaresizliğin ortasında
tek başına,
işkencenin acımasızlığına kulaç açtılar her biri
her birimiz birdik bu çukurun içinde
diyarbakır surlarında,
bunlar memleketimin çocuklarıydı
her biri bir yerde
kalan anılarda..!!

İpek Bayrak..

MÜHÜBÜN DERDİNE ORTAK BEN İDİM
MUSA'YLA KONUŞUP KELAM'E ERDİM
SÜLEYMAN DİLİNİ HİÇ BİLMEZ İDİM
VARİDAT EHLİNE YAZDIRDIN BENİ.

İpek Bayrak...

Dün doğmuş gibisin yanı başımızda
şehirlerin karanlığında
ağlayan gecelere.

güneş seninle karardı utancında
yokluğuna
düştüğü çaresizlikle.

İyi ki doğdun bizimle;
biz olduk yarınların
gül bahçesine,
seni taşıdık geleceğimize
her dem her yerde.

Sen giderken darağacı
ağladı hasretinde
yutkundu kırıldı boynu
çaresizliğinde.

celladına tükürdü bin kez
senin sesinde,
çünkü senin adın deniz.
umuda taşıdın bizi bizimle..

İpek Bayrak...

YÜRÜ BRE ZALIM YOLUNDA AZMA
TALAN, YALAN İLE KUYULAR KAZMA
HİLELERİN BOŞTA SEN BOŞA GEZME
KIYBET EDİP, SONRA HAKKA VARILMAZ..

İpek Bayrak....

Ten yandı canımda
yapıştı parçalarıma acılarım.
gök kubenin çukurunda
ses verdim sesime
zamansız kopan fırtınaların
haşmetinde.!

haykırışlarımdan
ürken bendim
kendimle kalan
nefesimle.

sesiz bir yolculuğa büründü ruhum
gün doğumunda
karanlığın gölgesinde.

artık suskundu
kederimde kalan son acılarım
sensiz ve bensizdirler..

İpek Bayrak....

KASDEYLEDİN GİRDİN HALKIN KANINA
DECCAL OLDUN GİRDİN İTİN SOYUNA
HAYRIN OLMAZ VARIP GİTSEN ŞERİNE!
HER HANEYE KUSUR YAZDIN BEH ZALİM.

İepek Bayrak..